23 Kasım 2012 Cuma

Garnier BB Krem (Karma ve Yağlı Ciltler için)


BB kremler çok gündemle malum. Zaten herşeye deva olan bir ürüne kadınların tepkisiz kalması mümkün değildi. Hem nemlendiriyor, hem güneşten koruyor, hem kapatıyor, hem tüm cildin tonunu düzenliyor bu arada kırışıklıklara da iyi geliyor. Ben, her sabah bakım ve makyaj seremonim için min 15 dk önce kalkıyorum uykumdan. Böyle bir ürünle bu seremoni elbetteki kısalır.
Aslında ben bu ürünü çantama atıyorum, ya da işyerinde çekmecemde bırakıyorum. Malum bazı sabahlar 15 dk uyku bile çok tatlı oluyor.
Bu kremi almadan önce pek çok blogta, internet sitesinde BB kremler hakkında yorumlar okudum, en iyisi hangisidir vs..  Garnier BB Krem  karma ve yağlı ciltler için olmayanının yorumları pek parlak değildi. Hele ki cildi yağlandırdığı ve yağlı ciltlere tavsiye edilmediğini okuyunca, iyice vazgeçtim. Ama alışverişte kendimi kaybettim ve 5 tane BB krem alıp en iyi olanına kendim deneyerek karar vericem dedim. Aslında hepsini denedim ama 1 hafta kadar kullanmadan yorum yazmak istemedim. İlk haftamı da Garnier BB Krem (Karma ve Yağlı Ciltler için) ile geçiriyorum.

Öncelikle korktuğum olmadı, kesinlikle yağlı bir cilt bırakmıyor geriye. Sabah sürünce akşam biraz alnımda yağlanma oluyor ama çok hafif.  Yağlı ve karma cilde sahipseniz, bu konuda tereddüt etmeyin.
Ürünü sürmesi kolay, çok akışkan, sürdükten sonra hafif pudramsı bir doku bırakıyor. Ama kadife gibi olmuyor cildiniz, o pudra hissini aramayın.
Benim çok fazla kapatıcıya ihtiyacım yok, bu nedenle kapatıcılığı bana çok kuvvetli gelmedi ama bu konuda ben doğru yorum yapacak kişi değilim. Ancak cildin rengini çok güzel düzenliyor. Canlı bir renk sağlıyor, Japoncukların değil de biz Türklerin sevdiği gibi yani. Photoshoplanmış gibi değil de fotoğraf biraz düzeltilmiş gibi oluyorsunuz.
UV... eh bu kadar koruyor güneşten. Kış için yeter.

Sivilce vs.. sebep olmadı. Hafif kapatma özelliği ile doğal durdu, pek kimse anlamadı etrafımdan.

Ben medium tonunu alıp denedim. Hafif bronz benim ten rengim, bence uydu rengi, çok rahat kullanabildim.  Ablamın açık buğday ten rengi. Ona koyu geldi tabi ama yine de kullanabilir.
Açıkçası ben kendi nemlendiricimden vazgeçmedim bu ürünü kullanırken. Nemlendiriciyi cildim emdikten sonra bu ürünü kullandım. Bu ürünün beğendiğim yanı, fondoten kadar kapatmaması ve daha doğal bi şekilde cildin tonunu düzenlemesi. Bu ürün olmadan da yaşanır elbet, vazgeçilmez olmadı. Ama zor zamanlarda (bazen vakit olmuyor, kendi eşyalarınız yanınızda olmuyor vs...) elimiz altında bulunması iyi olur.

Make-up studio concealer box 1

Benim göz altı morluğu problemim en büyük problemim. O yüzden de en çok göz altı kremi alırım cilt bakımı için, makyaj malzemesi olarak da göz altı kapatıcısı.
Ama derdime henüz tam olarak istediğim gibi bir çare bulamadım.
Çok kapatıcı denedim. Kapatıcılar ile genel sorunum şu: ya bence yeterince kapatmıyorlar, ya da çok açık renk olunca o morluklar daha belirgin hale geliyor. En son  TCA mağazasındaki satış sorumlusunun önerisi üzerine bu ürünü aldım.

Ürün pratik mi? Değil. Çünkü öncelikle göz altlarım için kırmızıyı kullanıyorum. Kırmızıyı iyi yedirip, rengi eşitledikten sonra en açık tonlarındaki kapatıcıları uyguluyorum. Yani alışılageldik kapatıcılar gibi hemen sür, azcık pıt pıtla yedir vs... değil, biraz zaman alıyor.
Ürün güzel mi? Bence iyi kapatıyor, gözüne bu kadar işlem uygulamışsın gibi durmuyorsun. Evet gözünde bir kapatıcı var, o belirgin. Ama gözlerin altı mormuş vs.. anlaşılmıyor.




Dokusu güzel, gözünde birikme yapmıyor. Dokununca hissi de güzel. Gözünde ağır bir tabaka varmış, kaplanmış gibi hissetmiyorsun.
Kısacası makyaj yapmaya zamanınız varsa, işe yarayan bir ürün. Ama az zamanınız olduğunda pek kullanışlı olmaz.
Ayrıca, içinde yeşil ve kahverengi tonu da var. Yeşili sivilceler kırmızı noktalar üzerinde kullanıyorsunuz. Güzel sonuç alıyorsunuz.
Kahverengiyi de tonlamak için kullanabilirsiniz.

Helena Rubinstein Lash Queen Feline Blacks Mascara



Çok uzun zamandır kullanıyorum Helena Rubinstein’in maskarasını. Kirpikleri uzatıyor, hacim veriyor  ve kıvırıyor. Tek tek ayırıyor, topaklanma yapmıyor. Kirpikleri ayırdığı için 2. Kat çok rahat geçilebiliyor. Kirpikleri sertleştiyor, çok yumuşak olmuyor. Çok gözünüz kaşınıyorsa, bu rimeli önermem. Rengi güzel, çok parlak değil ama donuklaşmıyor da.



Görüntü olarak şöyle doğal: evet gözünüzde bariz rimel var ama bu rimel abartılı şekilde uzatmadığı için kirpiklerinizi, sanki uzatan, hacim veren değil de normal bir rimel kullanmışsınız gibi oluyor.
Ancak zamanla akıyor, rakun rakun bakabiliyorsunuz.  Sürdükten 2 saat sürekli kontrol etmem gerekiyor.  Akma problemi için waterproof almak gerekir.
Akma probleminin haricinde iyi bir rimel, fırçası çok güzel. Yanınızda taşıyabilirsiniz, sabah geçtiğiniz ilk katın üzerinden, akşam bile rahat rahat geçebilirsiniz.

22 Kasım 2012 Perşembe

Jil Sander Style Essence



Jil Sander Style’ı anlatırken “Soğuk kış gününde yumuşak sıcacık bir yataktasınız ama  canınız hiç uyumak istemiyor” demiştim. Jil Sander Style Essence ise Style kadar masum bir koku değil.
Style Essence biraz daha yaramaz, ya da oyun oynamasını bilen kadının kokusu. Ama patron o, ipler onun elinde olmalı.

2007 yılında ilk çıktığında çok peşinden koştuğum bir koku olmuştu. İlk defa yurtdışında koklamıştım, Türkiye’ye daha sonra gelmişti ama heryerde de satılmıyordu. Ben ilk duyduğumda muhteşem bir koku, mutlaka sahip olmalıyım, başka hiçbir kokuya benzemiyor demiştim. Kullandığım günlerde de hep hangi parfümü kullandığımı sordular etrafımdan;)
Aslında Style Essence, Style’ın gece kokusu gibi. Ancak içeriğine baktığımızda Style’dan oldukça farklı. Alt notasında hinoki ağacı, amber ve musk bulunuyor. Orta notasında neroli, portakal çiçeği, yasemin ve menekşe, üst notasında acı portakal yaprağı, kakule, frezya olan odunsu bir koku.

Peki Style Essence deyince aklıma nasıl bir kadın geliyor? Ben siyah dar elbise giymiş, dumanlı siyah göz makyajı yapmış, sivri topuklu ayakkabıları ve incecik parlak siyah çoraplı bir kadın düşünüyorum. Gizemli, avant garde ama sade ve zarif. Kesinlikle çok çekici. Herkes onunla ilgileniyor olabilir ama o bu ilgiyi hiç umursamıyor. 

Style Essence herkeste duyabileceğiniz bir koku değil. İddialı bir koku, kendini farkettiriyor, sürdüğünüzde bakışların size dönmesine şaşırmayın. Ayrıca moda ve zamandan bağımsız bir koku. Her zaman ve ne moda olursa olsun kullanılabilirsiniz.

Shiseido Perfect Mascara



Shiseido iyi bir kozmetik markasıdır, ben rujlarına, farlarına ve pudralarına bayılırım. Rimel konusunda ise ilk tercihlerim arasında yer almıyor.



Shiseido’nun Perfect Mascara’sı bir kat sürüldüğünde, doğal hoş bir görünüm sağlıyor. İkinci kat ile Türkan Şoray kirpiğine doğru yaklaşıyorsunuz. Kirpikleri tek tek ayırmıyor. Ama hacim veriyor ve uzatıyor. Gece makyajında rahatlıkla kullanılabilir, 2-3 kat sürmeniz yeterli.



Hızlı kuruyor, bu sebeple iki kat sürecekseniz aralarını çok uzatmayın. İkinci katı geçerken anlıyorsunuz, bazı kirpiklerinizi açmanız gerekiyor. Ama ikinci katı sürdükten sonra bile kirpikler kalıp gibi sertleşmiyor, yumuşak kalıyor. Kullanımı rahat, uzun saatler gözünüzde kalabiliyor.

Diğer bloglardan gözden temizlenmesinin zor olduğunu okudum. Ben rahatlıkla çıkarabildim. Belki Khiel's Supremely Gentle Eye Makeup Remover düşündüğümden daha iyidir.
Bu rimel, her gün yanınızda taşınacak türden değil. İlk katın üzerinden saatler geçtikten sonra ikinciyi süremeyeceğiniz için çantada taşımaya gerek yok. Ama gün boyu sizi rahatsız etmeyecek, kirpiklerinizin yumuşak kalmasına izin verecek ve pek çok rimele göre, herhalde renginden, daha doğal görünüme sahip olacaksınız.

20 Kasım 2012 Salı

Jil Sander Style


Evet yılların kokusu, ama seviyorum çok. Kaşmirimsi kadifemsi pudralı bir koku. Alt notalarındaki vanilya ve misk yumuşak ve uysal bir şekilde sizi kendine çekerken, orta notasında bulunan menekşe ve üst noktadaki kakule o konforlu yumuşak yatakta sizi uyandırıyor . Soğuk kış gününde yumuşak sıcacık bir yataktasınız ama  canınız hiç uyumak istemiyor. 

İlk kokladığınızda çok tanıdık geliyor, başka kokulara benzediğinden değil, kokuyu yadırgamıyorsunuz sadece. Kabul edilebilirliği yüksek, karakterli bir parfüm. Kendine has, benzetebileceğim başka bir parfüm yok. Hediye alırken düşünülebilir. Popüler bir parfüm olduğu söylenemez.

Temel notalarında kehribar, misk ve vanilya var. Orta notalarda manolya, süsen, menekşe ve yasemin bulunuyor. Üst notalarında pembe biber ve kakuleyi çok rahat duyabiliyorsunuz. Frezya ve mango kokusunun üst notalarda öne çıktığını düşünmüyorum. Parfümden akılda kalan vanilya,menekşe ve pembe biber kokusu...

Esmer, buğday tenli kadınlar rahatlıkla kullanabilir. Vanilya ve misk baskın olsa da illa gece kullanılması şart değil, gündüz için de uygun. Rahatsız edecek kadar iddialı bir koku değil. Ben gece için Style Essence'i tavsiye ederim. Beyaz tenli kadınlarda yasemin kokusu daha net duyuluyor.

Jil Sander Style deyince nasıl bir kadın geliyor aklıma? Üzerine beyaz kaşmir palto, opak renkli çorapları, saçları Audrey Hepburn topuzu, masum yüzlü, kendinden emin ve biraz mesafeli bir kadın. O karar verecek sizin ona yaklaşık yaklaşmayacağınıza.

Herkeste olmayan, dikkat çeken ama rahatsız etmeyen sofistike ve karakterli bir parfüme sahip olmak istiyorsanız, Jil Sander Style'ı deneyin.

19 Kasım 2012 Pazartesi

Pastel ojeler





 Ojesiz olmaz derken ablamla biraz abartmışız. Desenli tırnak modasına pek uymasak da farklı renkler alıp deniyoruz. Ben buğday tenli olduğum için açık renkleri daha rahat kullanabiliyorum. Koyu renklerde de fazla risk almıyorum, gerçekten çok daha yaşlı ve çirkin bir görünüm ortaya çıkabiliyor.

Bu büyük oje koleksiyonumuz arasından 6 tane Pastel marka oje seçtim.

Genelde işe giderken kullanabileceğim renkleri seçmek istedim. Sadece biri (turkuaz olan) bu seneki moda renkler bahanesiyle kullanılabilir. Gerisinin bahaneye ihtiyacı yok.
Turkuazdan başlıyorum. 
Bence kot vs... ile uyumlu olur. Pastel 68 no'lu oje.
İkincisi ise koyu kirmizi. 80 nosu. Bence çok seksi:) herşeyle gider.

Üçüncü benim favorim; siyaha çok yakın, füme, koyu gri. Numarası 13. Numarasına bakmayın, bence bu oje kullanana şans getiriyor.

Dört eskiden de moda olan çamur rengi.75 numara. Ben yakıştırıyorum elime, şık bir renk hala

Beşinci 43 numara, çamur renginin açık ve hafif sedefli olanı. Buğday tenliyseniz şiddetle tavsiye ederim.

Klasik kırmızı iyidir diyorsanız, 130 nolu oje denenmeli. Bazen risk almamak iyidir.


Kiehl's Supremely Gentle Eye Makeup Remover



Ben memnunum. Yaklaşık 6 aydır kullanıyorum. Daha önce Lancome kullanmıştım, temizledikten sonra gözümün cevresinde kalan histen hoşlanmamıştım. Yağlı bir his bırakıyordu.Kiehl's Supremely Gentle Eye Makeup Remover hassas gözler icin yapılmış. Benim gibi lens kullananlar rahatlıkla kullanabilir. Ürün losyon kıvamında. Pamuğa çok fazla dökmenize gerek yok, az bir miktar yeterli oluyor. Hatta sakın çok dökmeyin, losyon gibi makyajdan sonra gözünüzden makyaj çıkarıciyi çıkarmakla uğraşmayın.
Enteresan bir bicimde tüm goz makyajımı çıkarsa da pamukta pek fazla birşey görünmüyor. O yüzden makyajı gercekten çıkardığını kontrol etme istegi duyuyorum her seferinde.
Sonuç olarak, memnun kaldım mı? Evet, aynı kategorideki çoğu üründen iyi. Bu ürün kadar iyi olan bir kac ürün daha var. Tekrar alır mıyım? Mümkün; birşeyler almaya Kiehl's in yolunu tutmuşsam ve ihtiyacım varsa veya onun kadar iyi dediğim ürünlerden fiyatı daha ucuzsa alırım. Ama sadece bu ürün için Khiels e gitmem.

Kiehl's Double Strength Deep Wrinkle Filler

Kiehl's 1851'den beridir varmış. Türkiye'ye gelmesinde Seray Sever'in parmağı olduğunu hatırlıyorum. 
Ben Kiehl's ürünlerini yaklaşık 2 senedir kullanıyorum. Çoğundan beklediğimin üzerinde sonuç aldım. Hatta geçen sene yakınlarıma yılbaşında Kiehl's ürünlerinden paketler yaptırarak hediye etmiştim. Onlar da ürünlerin çoğundan memnun kaldı. 
Kiehl's markasının hoşuma giden diğer bir yanı ise satış görevlilerinin ilgisi. Tester konusunda oldukça cömertler, size sattıkları ürünler ve verdikleri testerlar sonrasında takip edip memnuniyetinizi izliyorlar. Bu da benim onların tavsiyelerine daha çok inanmamı sağlıyor.
Geçen sene ki çevre dostu kampanyaları da çok hoşuma gitmişti. Bence Kiehl's duruşuyla ve sosyal sorumluluk projeleriyle diğer markalardan biraz daha ayrışmaya başladı.
Düşündüm en çok denenmesini tavsiye edeceğim ürünü nedir diye, bence Double Strength Deep Wrinkle Filler. 

Benim öyle bir derdime deva oldu ki... Devamlı bilgisayar başında çalışmaktan, dikkatimi toplamam gereken işler yapmaktan ve güneş yüzünden kaşlarımı çok çatıyorum. Yüzümdeki en kırışık yer iki kaşımın ortası. Bu ürünü sadece kaşlarımın arasındaki 2 çizgiye uyguladım. Sürdükten bir süre sonra düzeltici etkisini görüyorsunuz, gerçi benzer etkiyi başka ürünlerde de görebilirsiniz. Kiehl's Double Strength Deep Wrinkle Filler'ın  diğerürünlerden farkı kozmetik bir etkiden çok tedavi edici etki göstermesi. Hyaluronik asit içeriyor. Kullanmaya devam ettikçe çizgiler yumuşuyor. Yüzünüzü temizledikten sonra, nemlendirici sürmeden önce kullanmanız gerekiyor. Ürünün uhuya benzer şekli de bence kullanımını kolaylaştırıyor. Ben çok faydasını gördüm, şiddetle tavsiye ederim. 

Colgate Optik Beyaz

Dişler önemli malum!
Hatırlar mısınız bir ara dişleri daha beyaz gösteren rujlar çıkmıştı. Ben bir dönem dış beyazlatmak için piyasada varolan tüm dış macunu, o istridye kabuğu şeklindeki tozlar vs... denemiştim. Pek sonuç alamadım.
Colgate Optik Beyaz dişleri beyazlatma konusunda oldukça iddialı. 1 haftada dişleri 1 ton daha beyazlattigini, lekeleri giderip, tartar oluşumunu önlediğini ve kullanmaya devam edilirse beyazlığın korunduğunu yazıyor ambalajinda. Sanki diş bakiminin BB kremi!. Herşey birarada. 


Sadece dişmacunu değil diş çalkalama suyu da var. 


Kahve ve çay tirkaykisi olarak ben deniyorum, bakalım haftaya ne kadar değişecek?

18 Kasım 2012 Pazar

Watsons Nail polish remover wipes

Bu yaz tatilde bir arkadasım dergiden esantiyon çıkan oje temizleme mendilini kullanmıştı, çok memnun kalmıştı. O zamandır merak ediyordum, en sonunda alabildim.

Bugun şansıma karşıma Watsons'inki çıktı. 


Aseton içermiyor, vitamin E içeriyor. İçinde 30 tane mendil çıkıyor. 

Küçük göründüklerine bakmayın, çok iyi temizliyor. Ben koyu renkli 2 kat sürdüğüm 3 değişik ojeyi tek mendille çıkarabildim, aseton gibi tırnağınızın etrafını ojenin rengine boyamıyor. Aseton gibi çok bariz bir kokusu yok, hemen uçmuyor, böylece daha uzun sure kullanabiliyorsunuz. Seyahatlerde taşıması daha kolay, malum sıvı kısıtlamasına takılmıyorsunuz. 
Ben beğendim, tekrar alır mıyım? Kesinlikle evet!


17 Kasım 2012 Cumartesi

Başlangıç

İlk yazıda bu kadar tıkanırsam, eyvah! Bu blogta, makyaj, cilt bakımı, el ayak bakımı sac bakımı vs...aklıma gelen herşeyden bahsediyor olucam. Bakalım nerde buluşçaz?
İzlemede kalın 
Görüşmek üzere